3.SİVRİSİNEKLER


Bu bölüm birinci bölümdeki ugun vektör kontrol yöteminin seçimi ve pestisitlerin kullanımı ve ikinci bölümdeki pestisitlerin güvenli kullanımı ile uygulama ekipmanları hakkındaki bilgilerin hepsi birlikte düşünülmelidir.

Sivrisinekler ,sıtma ,florasis ,cüzzam ,sarı humma, West Nile ateş ve beyin iltihabı gibi önemli vektör kaynaklı hastalıkların yayılmasından sorumludur.Bir sivrisinek kontrol stratejisi seçiminde hedef türün biyolojisinin bilinmesi gereklidir çünkü bir tür için etkili olan bir yöntem diğer tür için etkili olmayabilir.Çevre yönetiminin mümkün olduğu durumlarda sivrisineklerin üreme yerleri kalıcı olarak bozulmalıdır.Kimyasal kontrole bir başka alternatif ise biyolojik mücadeledir.Örneğin üreme yerlerine larval predyatörlerin bırakılması gibi .Genel olarak ,çevresel ve biyolojik yaklaşımlar uygulamaları nedeniyle ya sınırlıdır yada daha yüksek bir derecede çevre bilgisinin olmasını gerektirir.Sivrisinek sokmalarından korunmak için repellentler veya insektisit uygulanmış sivrisinek ağları kullanılabilir(konu 15). Bu konu öncelikle sivrisinek vektörlerinin kimyasal kontrolü hakkındadır ve bazı önemli türlerin kontrolü için adres değildir.

3.1. ANOFEL’LER

Bazı antropolojik anofel türleri örneğin insanları ısıran bazı alanlardaki lenfatik hastalık(kan ve bağırsak parazitlerinden ileri gelen hastalık) ve önemli sıtma vektörleridir.Kapalı alanlarda dinlenme eğiliminde olan endofilik vektörlerdir bu nedenle kapalı alan mücadelesi etkili kontrol sağlar.Çoğunlukla exofilik vektörlerdir ama kapalı alanlarda beslenme ve dinlenme eğilimindedir bu nedenle iyi bir kapalı alan mücadelesiyle etkili bir kontrol sağlanabilir.(bakınız tablo1).Mülteci kamplarında çadırların içi residüel insektisitlerle ilaçlanarak sıtmanın yayılması engellenebilir. Exofilik ve endofilik vektörlerin yoğun olduğu alanlarda örneğin dinlendiği ve ısırdığı açık alanda kişisel korunma ve diğer metotlar alan sislemesi veya larva kontrolü gibi düşünülebilir.
Pek çok vektör türü Organoclorin bileşiklerine karşı ,bazıları da Organophosphate ve Carbomate guruplarına karşı dirençlidir.Bir kontrol programında yeni bir insektisit kullanılmaya karar vermeden önce vektörlerin insektisite karşı olan dirençları değerlendirilmelidir.Eğer uzun süre kullanılacaksa direnç gözleme araştırmaları yapılmalıdır(bakınız bölüm 1.6)

3.1.1.KAPALI ALAN UYGULAMASI

Bu metodun genel uygunanabilirliliğine ve oldukça iyi standardize edilmiş uygulama teknik ve ekipmanın sıtma ile savaş için kalıcı açık alan uygulamaları en çok uygulanan metottur.Tipik olarak her 2-3 gün de bir yapılan açık alan kalıcı sislemeleri bir sivrisineğin eve kan emmek için her girme riskini arttırır bu nedenle sıtma parazitlerinin sivrisinek vektörlerinde yaşam çemberlerini tamamlamak için en az yaklaşık 12 gün yaşayamaları gerekmektedir. Çünkü uygulama maliyeti yüksektir ve rezidüel etkisi düşüktür. kapalı alan uygulaması sıtma hastalığı üzerinde üreme yerlerinde yapılan mücadeleden daha büyük bir etkiye sahip olabilir.Çünkü kapalı alan mücadelesi vektörün yaşam süresini ve yoğunluğunu azaltabilir.Uygulamada ,sivrisinek kontrolü için kapalı alan mücadelesinin etkinliği, spesifik insektisit kriterine ,uygulama prosedürüne ,kullanışlı ekipmana ,eğitimli ilaçlama personeline ,yeterli gözlemciye ve güçlü parasal desteğe bağlıdır.Uygulama alanının büyüklüğü yerel şartlara ,sıtma ve sıtma vektörleri tarafından etkilenen alana ,önemli üreme yerlerinin uzaklığına ,vektörlerin uçuş mesafesine ve yüzey şekillerine bağlıdır.
Tablo-1 :Vektör sivrisineklere karşı kapalı alanda kullanılan insektisitler

 a.i.aktif madde
II sınıf ; orta derecede tehlikeli, III sınıf; hafif tehlikeli, U sınıf ; normal kullanımında akut tehlikesiz

a-Hedef alan
Genel olarak evdeki bütün iç duvarlar ve tavan ilaçlanır .İnsanların kalıcı olarak oturdukları evlere ilave olarak ,hasat dönemlerinde insanların uyudukları kulübelerin ve hayvan barınaklarının vektör davranışlarına bağlı olarak ilaçlanması gerekebilir . A. Culicifacies vektörünün beslendiği ve dinlendiği insanların yaşadığı yer ve hayvan ağırları neredeyse her iki yapıda sisleme yapılabilir . Bazı durumlarda hedef türün dinlenme davranışına bağlı olarak ilaçlama,tavanla veya duvarların üst yarısı veya alt yarısıyla sınırlandırılabilir.Diğerlerinde mobilyaların altları ,saçaklar ve verandanın ilaçlanması gerekebilir.İnsektisitlerin gözenekli çamur, çimento veya alkalin beyaz boya kaplanmış duvarlar gibi bazı yüzeylerde güneş ışığına maruz kalmaya bağlı olarak kalıcı etkisi az olabilir.

b-İnsektisitler
Kapalı alan mücadelesi için insektisit seçiminde düşünülmesi gereken faktörler ; maliyet ,kalıcı etki , güvenlik , püskürtme tazyiği , vektör duyarlılığıdır.Kapalı alan mücadelesi için uygun insektsitler bölüm 1.3 de listelenmiştir.DDT nin kullanımı bölüm 1.1 de tartışılmıştır.

c-Uygulama prosedürü

Basit bir ilaçlama yöntemi olarak, elle çalıştırılan basınçlı pulvarizatörler yaygın olarak kullanılmaktadır.Genel olarak suda dağılabilen toz formülasyonları uygulanır çünkü bunlar özellikle gözenekli yüzeylerde kalıcılıkları daha uzundur ve daha ucuzdur. Kapsül süspansiyonları, süspansiyon konsantreler ve suda dağılabilen granüller gibi diğer formulasyonların avantajları bölüm 1 de listelenmiştir. Emülsife konsantre formulasyonlar kapalı alanda tavsiye edilmemektedir çünkü özellikle gözenekli yüzeylerde düşük kararlılığa sahiptirler.

d –Uygulama aralığı

Uygulamanın tekrarlanma sıklığı, kullanılan dozajda insektisitin etki süresine , uygulanan yüzeyin özelliklerine, vektör biyolojisine, sıtmanın yayılma mevsimine ve iklim şartlarına bağlıdır. Ev ilaçlamaları sıtma hastalığının yayılmaya başlamasından önce yapılmalıdır.Farklı insektisitlerin kalıcılık süreleri tablo-1’de verilmiştir. Eğer insektisit kalıntıları temizlenmişse erken uygulama gerekebilir.

e-Önlemler

İnsektisiti uygulayan personelin korunmasına önem verilmelidir ve evcil ve yabani hayvanların ilaca maruz kalmamasına dikkat edilmelidir. 2 .bölümde ilacı uygulayan personelin eğitimi ve kullanılan aletlerin bakımı hakkında bilgiler verilmektedir. Sisleme ekipmanının uygun , düzenli bakımı gereksiz bulaşmalardan sisleyicileri korumada katkıda bulunmaktadır. (bölüm 1.5 e bakınız.)

3.1.2. İnsektisit uygulanacak tuzaklar

En önemli Malaria vektör türleri gece geç saatlerde ısırma eğilimindedirler sivrisinek tuzakları onlara karşı etkili koruma yapacağı düşünülmektedir. Sivrisinekler yırtık tuzaklara rağmen girebilir veya insan derisinin tuzaklara değen kısmından ısırabilir. Bu problemeden sakınmak için insektisit uygulanan tuzaklar insanlarla temasa kapalı olması açısından güvenilir olmalıdır. Pyretroit uygulanan tuzaklar yırtıldığında ısırmayı engelelmeleri düşüktür. Dahası sivrisinek tuzakları olarak uygulanan tuzakların yemleri kokusuyla çeker , böylece topluluktaki bir çok kişinin kullanması halinde geniş sayıda sivrisinek ölecektir. Kapalı alan uygulamasında bir eve sokmak amacıyla giren sivrineklerinin riskinin artması demek sıtmayı yaymak için yaşamsı çok azalacaktır ve hastalık yayıcı populasyon aazalacaktır manasına gelmektedir. Geniş alanda sivrisinek tuzaklarının kullanılmasının bonus etkisi çoklukla gözlemlenmiştir ancak bu tuzakların hepsinde denenmemiştir.

a-Hedef populasyonlar

İnsektisit uygulanan sivrisinek tuzakları sivrisineklerin kapalı alanlarda insanlar uyurken ısırmalarına karşı en etkili olduğu düşünülmektedir. Bu koşullar Afrika’ daki dünyanın en önemli sıtma vektörleri A.gambie ve A.funestus ne uygulanmaktadır. Sivrisinek tuzakları Kuzey Gana gibi dışarda sıcak havda uyunulan açık alanda da başarılı olarak kullanılmaktadır. Sıtma için yüksek endemik olan alanlarda hastalığa çok küçük çocuklar ve hamile kadınlar için bağışılık önemlidir çünkü savunmasızdırlar ve bağılışıklıkları ya henüz tam gelişmemiştir yada azalmıştır. Bu savunmasız grup hedef alınarak sivrisinek tuzaklarının sıklıkla yerleştirilmesi tavsiye edilmektedir.Toplumda yaygın olarak tuzakların yerleştirilmesine rağmen bonus etkisi taşınmayı azaltmayı meydana getirmektedir. Açık alandaki insektisit uygulanan sivrisinek tuzaklarının çeşitlerinin uygulanabilirliği şiddetli ve zayıf şiddetli taşınma tavsiye edilmektedir bununla birlikte Tanzanya Birleşmiş Devlerlerde yüksek veya düşük alanda ki bir mukayesede 15 kat fark bulunmuş, şiddetli taşınma için her iki alanda da yapılan sıtmanın belirli ölçümlerinde ise çocuklarda ölüm %60-80 ¬oranında azalmıştır. Bu bağışıklık kazanmadaki azalmayla alakalı olarak duyarlıkta veya taşınmada uzun süreli azalmaya bağlı olarak görülen ölüm veya hastalık daha ileriki çocukluk döneminde ortaya çıkabileceğini ama tamamen korumadığını göstermektedir. Ancak son zamanlarda yapılan araştırmalrda böyle bir etki görülmemiştir. Şimdiki çalışmalar insektisit uygulanan sivrisinek tuzakları altında yatan insanlar gibi sivrisineklerin en yoğun olduğu bütün sivrisinek alanlarında etkili olduğunu göstermektedir.

b-İnsektisit
Pyretroidler yakın temasta güvenli olması ve sivrisineklerde düşük dozlarda hızlı kalıcı etkisinden dolayı bu grup insektisitlerden sivrisinek tuzaklarında uygulanması tek tavsiye edilendir. Etkili pyretroid olmayan alternatifleri satılmasına rağmen pyretroidlere güçlü dayanıklık geliştiren sivrisineklere karşı insektisit uygulanan sivrisinek tuzaklarında böyle acil bir durumda etki etmesi için tercih edilmeldir.

Tablo-2 de WHO nun tavsiye ettiği sivrisinek tuzaklarına uygulanacak pyretroid ürünleri listelenmiştir.Katı formulasyonlar suda dağılabilen tabletlerin taşınmasının ve amblajlanmasının kolay olması ve kazaeseri şıçrama ve bulaşma gibi maruz kalma etkisilerinin sıvı formulasyonlardan daha düşük olması gibi birçok avantajı vardır. Sıvı formulasyonların ugun olanları , su bazlı ürünler, örneğin kapsül süspansiyonlar, suda emülsi yon olan yağ ve süspansiyon konsantreler tercih edilmektedir. Bunlar yanıcı değildir, emülsifiye konsantrelerden daha az kokuludur ve gözlere veya deriye kazaeseri değdiğinde yada yutulduğunda daha az zehirlidir. Permethrin sivrisinek tuzaklarına uygulanan halen kullanılan tek pyreoit emülsifiye konsantre insektisittir. Yüksek konsantrasyonlu permethrin (örneğin %50 emülsifiye konsantre ) kullanımından kaçınılmalıdır.

Tablo 2. Sivrisinek tuzaklarında tavsiye edilen insektisit formulasyonaları miktarları

 a WHO nun tavsite ettiği m2 başına en yüksek aktif madde (a.i.) (α Cypermethrin 20-40 mg ai/ m2;
Cyfluthrin 50 mg ai/ m2; Deltamethrin 15-25 mg ai/ m2; Etofenprox 200 mg ai/ m2 ;
γ –Cyhalothrin 10 -15 mg ai/ m2; Permethrin 200-500 mg ai/ m2 ) Bir cins için sivrisinek tuzaklarının boyu 15 m2 polyester ve pamuk tuzakların içerisinde bilinen sıvılardan biri konulur.
b 10 ml α Cypermethrin % 6 süspansiyon konsantre

c-Uygulama prosedürü

Dikdörtgensel tuzaklar koni tuzaklara göre korumada muhtemelen daha iyidir vücutda değen konik tuzaklar kısımlarından sivrisineklerin ısırmasına izin vermesi daha zor olacaktır. Çoğu tuzak günümüzde polyesterden yapılmaktadır. Yırtılmaya dayanıklı olması için tel en az 75 denye olmalıdır. Monofil polyethylene poylesterden dayanıklıdır. Tuzaklar genel olarak bir pyretroid formulasyonun suda uygun bir karışımın içerisine daldırışır ve tercihen gölgede kurutulmaya bırakılır. İnsektisitin miktarını hesaplanmasını kolaylaştırmak için gereklidir. Tablo 2 de gösterilen sırasıyla her bir polyester veya pamuk tuzakların sudaki uygulamaları için 0.5 veya 2 litre hacim eklenmesi tavsiye edilmektedir. Tablodaki değerler bir cinslik boyuttaki tuzaklar için m2 başına tavsiye edilen en yüksek WHO değerleridir ve polyester ve pamuk tuzaklar için yükseldiği bilinmektedir.

Tek bir uygulama için tuzak plastik torbaya yerleştirilir ve gerekli olan doğru oranlarda su ve insektisit bir tuzağa eklenir. Torbanın ağzı sıkıca kapatılır ve tuzağın ugulanmasında tamamen homojen olmasını sağlamak için bileşenler karıştırmakdır. Tablo 3 de gösterilen karışımlar temel alınarak hazırlanacak bazı tuzaklar geniş kaselerde yapılmalıdır ve her tuzak karıştırmalıdır ve mükemmel sıvı kaseye düşmesine izin vermelidir. Eğer pamuk ve polyester tuzak ikisi birden kullanılacaksa her tip ayrı karışım hazırlanmalıdır.Farklı cinsten olan iki tuzak ayrı ayrı karıştırılmalıdır.
Tekrar uygulanacak tuzaklar ( önerilen birim doz veya önceden ölçülen paket ) tablet, küçük şişe veya küçük torba şeklinde uygulayıcı tarafından bu amaçla kullanılabilir. İnsektisit dozuna tuzağı ıslatmak için yeterli su eklenmeli (aşağıya bakınız) , bunuda kitin talimatlarına eklemek gerektiğini belirtmektedir. Burda yazılan talimatların uygulayacıların anlayacağı dilde olması önemlidir.

d-Uygulama aralığı
Tuzaktaki insektisit aktivitesi yıkanmayla kayba uğramaktadır. Yıkanmanın sıklığına, sabunun alkalinitesine ve temizleme şiddeti gibi bazı faktörlere bağlı olarak faklı alanlarda farklı kararlılık saptanmıştır. Genellikle tuzaklar üç yıkamadan sonra yılda en az bir kez yenilenmelidir. Uzun ömürlü tuzaklar için yılda bir defa (tablo-2 de) WHOPES un önerdiği dozlarda uygulanmalıdır.
e.Önlemler
Deri temasından sakınmak için karıştırma enasında sert plastik eldivenler giyilmelidir. Çalışma esnasında insektisitin karıştırılması aşamasında eldivenlerin zarar görüp ellerin ıslanmaması için delik olup olmadığı kontrol edilmelidir. Karıştırma kaesini kapatan personelin gözlük veya diğer tip gözü koruyucu takması tavsiye edilmektedir. Birçok tuzağı karıştırması gereken kişilerde istenmeyen belirtilere yol açabileceği ve insektisit formulasyonun gazları sonra birikebileceğinden dolayı geniş , sığ karıştırma kasesi uzun ve geniş kaseye göre tercih edilmelidir.
Pyreoitler balıklara zehirlidir. Bu nedenden ötürü çay veya dereye girme ihtimali olan yerlerde fazla imha yapılmamalıdır. Lağım çukuruna döküldüğü takdirde sinek veya sivrisinek larvaları ölecektir ; kuru toprakta aşınması zararlı olacaktır. Boş insektisit şişeleri ve plastik poşetler tekrar kullanımı önlemek için imha edilmelidir. Kütlelerin karıştırılmasından sonra bütün boş şişeler personel tarafından güvenli bir şekilde imha edilmelidir.

(f) Uzun ömürlü insektisit tuzakları

Uzun ömürlü bir insektisit tuzağı fabrikada hazırlanmış sivrisinek tuzağı olup arazi koşullarında minumum zamanda ve minumum sayıdaki standart WHO yıkamaları için biyolojik aktivitesini muhafaza ettiği tahmin edilmektedir. Şu an geçerli olan etkisi uzun süren bir insektisit tuzağı laboratuvar koşulları altında ve WHO kılavuzunda tavsiye edildiği üzere arazi koşullarında 3 yıl boyunca en az 20 standart yıkanma için biyolojik aktivitesini muhafaza ettiği tahmin edilmektedir.
Uzun ömürlü iki insektisit tuzağı test edilmiştir ve WHO21,22 de değerlendirilmiştir. Biri polyethylene telin içerisine doğru tel çıkarılmadan önce permethrin katılarak yapılmaktadır. Telin içerisindeki insektisit emilimi kolay insektsitlerin yüzey tabakasına yıkamanın ve normal temizlik malzemelerinle yıkanması ve ıslanmasına rağmen bant görevi yapmaktadır. Diğer bir usülde uzun ömürlü tuzakların insektisitin bir reçine ile tuzağa yapıştırılmalısıdır.Yaygın kullanımlı uzun ömürlü insektisit tuzaklarının tekrar uygulandığı bir alanda gezinmekten sakınmalı ve evlerde kullanılankendi tuzaklarına tekrar uygulamak için insektisit satın almalarına müsade etmemek gerekir.

 3.1.3. Yüzey uygulaması

Yüzey uygulamaları kentsel alanlarda sıtma hastalığının hızla yayıldığı belirli koşullarda kullanılabilir. .Çünkü uygulama maliyeti yüksektir ve rezidüel etkisi düşüktür. Yüzey uygulaması kesin exophilic, endofilik vektörlerin kontrolü için ve sıtma hastalığı boyunca özellikle kamplarda yerleşik düzene geçmemiş insanları bulunduğu yerlerde hastalık yayan sivrisinekler hızla yok edilmelidir.

a-Hedef alan

Hastalığın yayılmasını önlemek için vektör yoğunluğu münkün olduğu kadar azaltılmak zorundadır , çabalar hastalığın en yaygın olduğu ve populasyonun en yoğun olduğu alanlara odaklanılmalıdır . Araç üzeri sisleyiciler geniş bir alanı hızla kaplayabilir.Yüzey sislemelerin de exophilic vektörlerin sadece dinlenme yerlerinde geniş alana yayılmadıkları zaman veya uygulama yapılalacağında insanların evlerine yakınlarsa taşınmayı azaltmada etkili olacaktır. Duman üfleyiciler bu uygulama tipi için açık alan sisleyecilerden daha uygundur.Hedef alanda kesinlikle çevresel atıklardan sakınmak ve maliyet hesaplamaları yapmak etkinliği arttıracaktır ve gerekli minumum zamanda yapılarak zamandan tasarruf kazanılacaktır.

b-İnsektisit

Soğuk aerosol sisleme ve sıcak sisleme için uygun insektisitler tablo-3’de verilmiştir.

c-Uygulama prosedürü

Uygulamalar yerel vektörün uçuş zamanıyla aynı zamanda yapılmalıdır.Açık alan uygulamaları soğuk aeresollerle araca monte edilen ULV cihazlarıyla yapılır.İnsektisitin evlere maksimum penetrasyonunu sağlamak için kapı ve pencereler açık bırakılmalıdır.Havadan uygulamalarda uygun bir hava aracına monte edilen atomizörler kullanılabilir.Açık alan uygulamaları veya kapalı alan uygulamaları kentsel alanlarda portatif ULV cihazlarıyla yapılabilir.Sıcak sisleme elde taşınan veya araca monte edilen cihazlarla yapılabilir.Sıcak sislemede ve soğuk aeresol uygulamalarında kullanılacak dozajlar tablo-3’de verilmiştir. İnsekitisitlerin açık alan sisleme uygulamaları hakkında daha fazla bilgi WHOPES kılavuzundan edinilebilir.
 
a.i.= aktif madde
a= Kullanılan sisleme ekipmanın performansına bağlı olarak uygulandığında son formulasyonun uzunluğu
b= II Sınıf ; orta derecede tehlikeli, III sınıf ; hafif tehlikeli, U sınıf ; normal kullanımında akut tehlikesiz
NA=düzenlenmemiştir.

d-Uygulama aralığı

Açık alan uygulamalarının hiçbir kalıcı etkisi olmadığı için, sıtma epidemilerinin kontrolü için günlük uygulamalar, vektör yoğunluğu üzerinde maksimum etkiye sahip olacaktır.

e-Önlemler

İlaçlama elemanı derinin ilaçla temas etmemesi ve insektisit zerrelerinin solunmaması için iyi korunmalıdır.İnsanların ve hayvanların direkt olarak ilaca maruz kalmasından sakınınız.

 3.1.4. Larvasit uygulamaları

Larvasit uygulamaları ,özellikle üreme yerlerine geçişin kolay olduğu ve uygulama yapılacak alan büyüklüğünün sınırlı olduğu durumlarda sıtma kontrolünde yararlı bir metottur.Özellikle kasabaların veya şehirlerin sınırlarında bulunan bariyer niteliği gösteren evlerde kapalı alan ilaçlamalarıyla kombine edilebilir.Larvasit uygulanması gereken vektör üreme yerleri çevresel yönetim kullanılarak ,mümkün olduğu kadar elimine edilmelidir.

a-Hedef alan

Bir larvasit programını uygulamaya başlamadan önce farklı tipteki vektör üreme alanlarından hangisinin daha önemli olduğunu bulmak için surveyler yapılmalıdır.Bu hedef türlere ve yerel coğrafik şartlara göre farklılık gösterecektir.En önemli alanlarda yapılacak mücadele operasyonun maliyetini düşürecektir.

b-İnsektisitler

Larvasit olarak kullanılan insektisitler tablo-4’de listelenmiştir. Kimyasal larvasitin etkinlik süresi; ışığa maruz kalmasına ve uygulanan suyun niteliğine bağlıdır ve temiz sularda birkaç ayla ifade edilirken kirli sularda birkaç günlük etki süresine sahiptir.
Tablo 4:Sivrisinek kontrolü için uygun insektisitler.

 a.i.= aktif madde
a II Sınıf; orta derecede tehlikeli, III sınıf hafif tehlikeli, U sınıf ; normal kullanımında akut tehlikesiz
NA=düzenlenmemiştir
Yayıcı ajan eklendiyse 142-190 1/ha veya 19-47 l/ha
C hazır formulasyon ürünün hektar başına 125-750 g dozda su ile veya sivrisinek cinsinin kontrolünde şişeye 1-5 mg/l


Bu nedenle kirli sularda daha yüksek doz kullanılmalıdır.Çevrede kalıcılığı nedeniyle DDT gibi Organoklorinler larvasit olarak tavsiye edilmemektedir. Aynı şekilde memelilere yüksek toksikololojisi olan ilaçlarda larvasit olarak tavsiye edilmemedir.Pyretroitler larvasit olarak önerilmemektedir çünkü geniş bir yayılma spekturumu içinde hedef olmayan arthropodlara etki ettiği ve pyretroitlerin larva seleksiyonunda duyarlılığa neden olma kapasitesi bulunmaktadır.

Böcek büyüme düzenleyicileri(Bölüm1.1e bakınız) ve mikrobial insektisitler (Bacillus thuringiensis israelensis (serotip 11-14) ve Bacillus sphaericus kimyasal larvasitlere alternatif olarak sunulabilir. Böcek büyüme düzenleyicileri hedef olmayan organizmaları etkileyebilir ve bir etki değerlendirmesi yapmadan artropodaların yoğun olduğu yerlerde kullanılmamalıdır .Sıtma vektörlerine karşı(A.gambiae hariç) B.sphaericus tan daha etkili olan B.thuringiensis H-14 sivrisinek larvalarına etkilidir ama tekara uygulamada yaygın formulasyonlarla sık kullanılmaları gerekir.

c.Uygulama prosedürü

Sıvı insektisitlerin uygulanması genelde kapalı alan residüel uygulamalarda kullanılan ekipmanla aynıdır örneğin düz fanlı elle çalıştırılan kompresör sisleyiciler, konik uçak veya konik uçağa uygun memeler.Bazı üreme yerlerinde granül formülasyonlar daha uygun olabilir.

d.Uygulama sıklığı
Kimyasal larvasitlerin uygulama aralığı 7-10 gündür ama durgun sularda veya daha yüksek daz kullanımında bu süre daha uzun olabilir. Böcek büyüme düzenleyicileri daha yüksek pesistansa sahiptir.

e.Önlemler
İnsanlar veya hayvanlar tarafından kullanılan sulara insektisit uygulanırken tavsiye edilen dozun aşılmamasına özen gösterilmelidir.

 3.2.Aedes spp.
Kentsel alanlarda denge ve sarı hummanın ana vektörü Aedes aegypti’ dir.Güneydoğu asya ve Batı Pasifikte ise ikinci derecede vektörü Aedes albopictus’ tur.Son yıllarda A.albopictus, Amerika, Afrika nın kısımlarında ve Avrupa’da gibi ülkelerde yayılmaya başlamıştır ve diğer ülkelerdeki kesin değildir.A.polynensis ve A.pseudoscutellaris Güney Pasifikteki tropikal ve filaryal vektörlerdir. Stegomyia alt takımın A.africanus ve A.simpsoni sensu lato yu içeren en az sekiz diğer Aedes türleri ve A.(Diceromyia) furcifer-taylori gibi diğer alt takımın türleri kentsel alanların dışında sarı hummanın önemli vektörleridir.

Bazı afrika ırkları haricinde A.aegypti çoğunlukla evsel çevrede yapay konteynerlar içerisinde, evsel alanlarda arklar , gıda şişeleri , atık lastikler gibi yağmur sularının biriktiği yerlerde insanlara yakın olarak yaşar. Bazı şehir ve kasabalarda yer altı su borularında ve lağım çukurları önemli larva habitatlarıdır. Aedes albopictus hem yapay hem de doğal üreme yerlerini kullanır.Diğer önemli aedes türleri ,ağaç kovukları ,gövde ve dal arası ve hindistan cevizi dış kabukları gibi doğal üreme yerlerini tercih ederler. A.aegypti’ nin evsel formları kapalı ve açık alanlarda çoğunlukla sabah saatlerinde ve gün ışığına 3-4 saat kala beslenirler ve gölge yerler perde kıvrımları gardrop gibi korunaklı yerlerde dinlenmeyi tercih ederler. A.albopictus, A.aegypti’den daha az domestic tir ve diğer önemli vektör türlerinde olduğu gibi açık alanlarda dinlenme ve beslenme eğilimindedir. Aedes türlerinin genel olarak 400 metreden daha az uçuş mesafesine sahip olduğu genel olarak kabul edilir ama son araştırmalar A.aegypti yumurtlama aktivitesi sırasında daha geniş mesafelere uçtuğu göstermektedir.

Aedes kontrolünün temel unsuru , lastikler, konserve kutuları, çiçek saksıları ve hayvan beslenme kapları gibi üreme yerlerinin ortadan kaldırılması veya bozulmasıdır. Evsel su depoları önemli üreme yeri olabilir ve sivrisineğin girişini önleyecek uygun materyalle kaplanmalı , haftada bir defa boşaltılmalı , temizlenmelidir veya içme sularında kullanılabilen insektisitler uygulanmalıdır (bakınız bölüm 3.2.1). Alternatif olarak biyolojik kontrol ajanı balıklar örneğin Poecilia spp ve Coepodalardan uygun bir cyclopoid türü su tankları veya varillere eklenebilir. Toplumun bulaşma gibi durumlarda sağlık eğitimi ve sosyal destek A.aegypti nin kontrolünün ayrılmaz bir parçasıdır.
Aedes sivrisineklerinin kimyasal kontrolü rutin kontrol stratejisinin bir bölümü olarak veya açık alan uygulaması olarak sarı humma ve hummanın epidemi boyunca veya epidemi beklendiğinde larvasit uygulamasını kapsar. Kapalı alan uygulamaları A.aegypti’ nin kontrolünde etkili olabilir. Aedes türlerinin kimyasal kontrolünde direnç oluşabilir bu nedenle kimyasal kontrol direnç testleriyle birlikte uygulanmalıdır.

3.2.1.Larvasit

Larvasit uygulaması temel sağlık önlemlerinin bir parçası olarak düşünülmelidir.Larvasit yalnızca A.aegypti gibi kapalı alanlara bağımlı türlerde uygulanmalıdır, genellikle bu türlere karşı yavruladıkları ağaç kavuğu ve yaprak axil gibi doğal kısımlara ulaşılması zor olduğundan pratik değildir. Aedes aegypti üremek için su depolarını tercih ettiği için , memelilere toksik olmayan ve suyun tadını ve kokusunu değiştirmeyen larvasitler tercih edilmelidir. Methoprene, pyriproxyfen ve temephos aktif maddelerinin toksilojisi ve bunların B.thuringiensis israilensis in sivrisinek larvasitleri olarak Aedes larvalarına karşı içme sularında etkili kullanımı güvenli olduğu Kimyasal Güvenliği Uluslararası Programı tarafından düzenlenmiştir. Yinede son formulasyonun içeriğinin güvenliği herbirinde çeşitlilik göstereceğinden halen üzerinde çalışma gerktirmesine rağmen B.thuringiensis israilensis formulasyonlarındaki mikrobiyal bileşenler kullanılması muhtemeldir.İçme sularında pestisitlerin kullanımına dair içme sularının kalitesi için yazılan WHO kılavuzundan rehberlik sağlanabilir. Larvasit uygulamasının doğal üreme yerlerinde yapılması uygun değildir. A.aegypti barındığı foseptik veya pis su yollarına yayılan polisteren damlalar uygulanabilir, ne kadar uzak kısımlara uzanırsa okadar düzenli akışa tabi olmaktadır.

a.Hedef alan

Üreme yerlerinin karekterini ve nasıl ve ne zaman uygulama yapılacağına karar vermek için araştırmalar yapılmalıdır.Üreme yerlerinin fiziksel olarak ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığı durumlarda garantiye almak için atık şişeler, karınca tuzakları, saksılar, atık lastikler, kavanozlar, ilaçlanmalıdır .

b.İnsektisitler

İçilmeyen sulardaki depolara uygun larvasitler tablo-4’ te verilmiştir. İçme suları için temephos ve methoprene 1mg ai/l (1 ppm) geçmeyecek dozda , pyriproxyfen 0.01 mg ai /l (0.01 ppm) geçmeyecek dozda ve B.thuringiensis israilensis uygulanır.

c.Uygulama prosedürü

Daha geniş beslenme alanlara elde taşınan basınçlı pulvarizatörler kullanılabilir. İç alan da şırınga ve pipetler çiçek saksılarında ve karınca tuzaklarnda kullanılabilir. Granül ve diğer katı formulasyonlar toplu üreme yerlerine direk olarak (koruyarak) elle uygulanabilir. İçme sularının ilaçlanması gerektiği durumlarda konteyner da bulunan su hacmine göre eğerki depo tamamen su ile dolu değilse yeterli insektisit konteynera eklenir.( örneğin 10 litre konteynır hacmi için 1 g %1 temephos)

d.Uygulama sıklığı

Sivrisinek türleri , mevsimsel taşınma, yağmur yağma sıklığı, larvasitin kalıcılığı , üreme yerlerinin çeşidi gibi faktörlerin hepsi uygulama aralığını etkiler.Yağmur sezonları arasına dikkatlice yerleştirilecek 2-3 uygulama bir yılda yeterli olacaktır.Suyun niteliğine ve güneş ışığına maruz kalmaya bağlı olarak daha sık uygulama gerekebilir.

e.Önlemler

Depolardaki su ilaçlanırken insanlara toksik olan dozun aşılmamasına aşırı özen gösterilmelidir.

3.2.2.Residual(kapalı alan)uygulama

Evlerin kapalı alan kalıcı uygulamaları yaygın olarak Aedes aegypti ‘ nin kontrolü içindir. Buna rağmen böyle uygulamalar etkili olabilmektedir, örneğin Akdeniz bölgesinden sıtma eradikasyonu için Aedes aegypti ‘ nin eliminasyonu DDT’ li ilaçlarla ev ilaçlamaları sayesinde gerçekleşmiştir. Residuel insektisitler ,içerisinde su olsun veya olmasın her su deposuna yüzeyden 60 cm yukarısna kadar uygulanabilir. Bu yaklaşım perifokal bazen sıtma vakasının tespit edildiği alan çevresinde yapılan ilaçlamayı tanımlamayan ilaçlama olarak bilinmektedir.Aedes türlerine karşı evlerde yapılan residuel uygulamalar etkili olabilmesine rağmen ,bu yöntem rutin olarak uygulanmamaktadır. Uygun insektisitler(bunlar tablo 1 de listelenen organoklorinlerdir) elle çalıştırılan basınçlı pulvarizatörlerle uygulanabilir.Güçlü sisleme makinaları terkedilmiş depolara geniş alanları hızlı olarak uygulamada kullanılabilir. İnsanların veya hayvanların kullandığı kapların ilaçlanmamasına dikkat edilmelidir.

3.2.3. Yüzey uygulaması

Dengue ve sarı humma epidemileri sırasında uygulanan aeresol uygulamalarının etkinliği ile ilgili hararetli tartışmalar oldu.Virüsle enfekte olmuş ergin sivrisineklerin sayısını azaltan hiçbir kontrol yöntemi, kısa dönemlerde bile , epidemi durumunda virüsün çoğalmasını yavaşlatamaz. Ama yine de yüzey uygulaması, epideminin başlangıcında uygulanırsa , ertelenebilir. Ancakj kesin olarak hastalığın yayılmasının önlendiğine dair bir örnek gösterilememektedir. Bu, larvasit uygulaması için yeterli zaman sağlayacaktır.Bu yüzden , eğer hastalık erken safhalarda ise ve yeterli mali kaynak mevcutsa, hastalık kaynaklarının azaltılması önlemleriyle birlikte acil açık alan uygulamaları başlatılabilir.
İnsektisit duyarlılığına ek olarak , uygulama oranı, damla büyüklüğü, insektisitin kapalı alanlara nüfuzu gibi parametrelerin hepside bu metodun etkinliği için kritik öğelerdir.İnsektisitin kapalı alanlara penetrasyonu , evin imar durumuna , ilaçlama sırasında kapıların ve pencerelerin açık olup olmamasına , araca monte edilen cihazların kullanılması durumunda binaların uzanış yönüne ve ilaçlama aracının rotasına , meterolojik koşullara bağlıdır.
Vektör populasyonları , geniş alanlara yayılmışsa ,yüzey ilaçlamasında özellikle yer ilaçması zor ise veya alanların hızlıca ilaçlanması gerekiyorsa uçakla hava ilaçlaması yapılabilir. Açık alan hava ilaçlamasında meterolojik faktörlere özellikle rüzgar hızına , sprey yüksekliğine ve yerden yüksekliğe ve uçağın uçuş hızına bağlı olarak sağlanan damla çapı spektrumu düşünülerek bunlara dikkat edilmelidir. Tüm havadan yapılan sisleme uygulamalarında sivil havacılık şirketlerinden bir yetkiliden uçuş izni alınmalıdır sağlanmalıdır. Güvenli mevsimlerde populasyon alnalarında çift eksozlu uçak kullanılabilir. Modern uçaklar global zehirlenme lere karşı dizayn edilmiştir , bu nedenle inseksitin uygulan boyunca uçuş mesafesi doğru olarak ayarlanması ve ilaçlamada bu mesafe korunmalıdır.

a.Hedef alan

İlaçlanması düşünülen alanın tamamının ilaçlanması nadiren tamamlanabilir, bu yüzden insanların toplu olarak bulunduğu yerlere evlerin , okulların , hastanelerin yoğun olduğu bölgelere ve vektör yoğunluğunun fazla olduğu bölgelere önem verilmelidir. Selektif açık alan uygulaması geçmişte teşhis edilen durumlarda evlerin 400 m yukarısından ancak genelde teşhiskonulsa dahi
Uygulama başlatılana kadar zaman geçer ve geniş anlanlara yayılmış olur. Açık alan uygulamalarının yapıldığı yerlerde , ilaçların evlere nüfuz etmesini sağlamak , evlerde oturanlar kapı pencereleri açık tutması için uyarılmalıdır. Dışardan uygulamalar Yüksek bahçe duvarları , toprak evlerde ve pencereler olduğunda etkinliği daha düşük olacaktır. Böyle durumlarda rezidüel uygulamalar açık alan uygulamalarıyla kombine edilmesi daha etkili olacaktır.

b.İnsektisitler

Havadan ve yerden uygulamalarda soğuk ve sıcak sisleme için uygun insektisitler tablo-3’ de verilmiştir.Açık alan uygulaması için uygun insektisit formülasyonunun seçiminde formülasyonun çevreye etkisi ve çevreye uyumu dikkate alınmalıdır.
Sıcak sisleme için sadece alevlenme noktası yüksek insektisit ürünlerini kullanınız. Yüzey sisleme formulasyonları genellikle yağ bazlı olup , küçük sis damlalarının buharlaşmasını engelemeleri yağ taşıyıcı özelliğindendir. Sıcak sisleme ajanları gibi dizel benzin de taşıyıcı olarak kullanılmaktadır, ancak koyu duman ve yağımsı tortu meydana getirirler ki buda çevre tarafından pek istenmemektedir. Su bazlı formulasyonlar çevresel nedenlerden dolayı son zamanlarda kullanışlıdır, bunlar içerdikleri maddeler nedeniyle hızla buharlaşmaktadır.

c.Uygulama prosedürü

Yüzey uygulamaları , ya 10-50 l/ha dozunda, sıcak sisleme olarak yada seyreltilmemiş veya kısmen seyreltilmiş insektisitin kontrollü damla büyüklüğünde (15-25 mikron) 0.5-2 l/ha oranında ULV olarak uygulanabilir.Taşınabilir veya araca monte edilen sis jeneratörleri veya ULV jenaretörleri açık alan uygulamaları için kullanılabilir.Eğer ilaçlanması gereken alan 1000 ha dan daha genişse veya kara araçlarıyla 10 gün içerisinde ilaçlanamayacaksa bazen havadan ULV uygulamaları gerekebilir. İnsektisit damlacıklarının hedef türlerin dinlenme alanlarına penetrasyonunu sağlamanın güçlükleri araçlardan sisleme uygulamalarındaki dağılımın sorunlarına benzerdir.

Uygulama dozu hedef türün duyarlılığına ve uygulama yapılacak çevreye göre değişir.Rüzgar hızının damalacıkların dağılında ve insektisitlerle temasında güçlü bir etkisi vardır. Birçok durumda 1-4 m/s (yaklaşık 3.6-15 km/h ) bir rüzgar hızı yola çıkıştan itibaren damlacıkların rüzgar hızından aşağıda olması için gereklidir. Dahası yüzey uygulamaları toprağın serin olduğu sabah erken saatlerde veya toprak sıcaklığının düşmeye başladığı alacakaranlıkta inversiyon sıcaklıklarda uygulanmalıdır.
Yüzey uygulamaları hedef türün aktivitesine bağlıdır. A. Aegypti ve A. Albopictus gün boyunca aktiftir ,, pik uçuşlar sabah veya öğleden sonra yapılmalıdır. Bu türler için genellikle açık alan sislemesi sabah erken satlerde ve öğlen geç saatlerde yapılmalıdır.
Portatif ULV makinaları ve sıcak sisleyiciler kullanılarak yapılan kapalı alan uygulamaları Aedes aegypti’ nin kısmen kapalı alanda dinlenme davranışı nedeniyle oldukça etkilidir. Araçların girme şansı olmadığı yerlerde tek seçenektirler. Araca monte edilen ekipmanlarla uygulama yapılırken dar caddelerin olduğu alanlarda ve evler caddeye yakınsa sisleme aracın arkasından yapılmalıdır. Araca monte edilen ekipmanlar, geniş caddelerin olduğu alanlarda ve evler caddeye uzaksa sisleme yol kenarlarına yakın ve araca direk olarak sağ açıyla (rüzgarın aşağısında kalacak şekilde)aracın yan tarafına doğru yapılmalıdır.Daha detaylı bilgi için WHO nun uygun yüzey sisleme uygulamaları konusundaki kılavuzundan faydalanabilirsiniz. Geniş uçaklardan soğuk sisleme uygulamaları için 180 metrelik ilaçlama bant genişliğinde 60 metre yükseklikte ilaçlama hızı 240 km/h olması gerekir. Küçük hava araçları 30 metre yükseklikten 50-100 metrelik ilaçlama yaparak 160 km/h hızda uçarlar. Acil durumlar için zirai ilaçlamalarda kullanılan helikopterler kullanılabilir. Bunların döner atomizerlere uygun olması yada insektisitin formulasyonu ve uygulama aralığı için kalibrasyonuna uygun memeleri bulunması gerekmektedir.

d.Uygulama sıklığı

Vektör yoğunluğunun hızlı bir şekilde azaltılmasının gerekli olduğu yerlerde ,açık alan uygulaması 10 gün boyunca her iki üç günde bir yapılmalıdır.Daha sonraki uygulamalar ,ergin vektör yoğunluğunun baskı altında tutulması için haftada bir veya iki kere yapılmalıdır.Yinede, uygun uygulama programının ve benimsenen kontrol stratejisinin etkinliğini belirlemek için sürekli gözlem yapılmalıdır.

e.Uyarılar
Evden eve yüzey ilaçlaması için taşanabilen ekipmanları taşıyan operatörler özel güvenlik önlemleri almalıdır. Normal koruyucu elbiselere ek olarak yüz maskesi takmalıdırlar ve ekipmanları kısa süreli ayarlanmalıdırlar. Ultra-düşük hacimli sisleme uygulamaları sadece uygun hız ve yüksekliği ayarlaması için deneyimli pilotların yapması gerekmektedir. (bölüm15e bakınız)
Sivil havacılık yetkililerinden izin alınmalıdır. Uygulama için zemin araştırması ve çevredeki hedef olmayan canlılara ve hedeflenmeyen davranışları önlemek için yapılmalıdır. Şehirsel alanlarda sislemede trafik tehlikeleri olabilir ve kısmen büyük damlacıklar kullanıldığında lastiklere leke bıracaktır.

 3.3.Culex türleri

3.3.1.Residuel fumigasyon

Bazı Culex türleri önemli hastalıkların vektörü konumundadır. Bancroftian filariasis in bir vektörü olan C.quinquefasciatus Asya’da , özellikle kuzey ve güney Hindistan’ da , Doğu Afrika’nın kentsel kısımlarında , Haiti ‘de ve Kuzeydoğu Brezilya’da görülmektedir. Bu böcek bütün tropik şehir ve kasabalarda , Mısır’da C.pipiens e bağlı olarak Bancroftian filariasis in taşınmasının ve Avrupa’da ve Amerika Bileşik Devletleri’nde West Nile virüsünün epidemisinin ve Orta Doğu’da mekaniksel taşınmasın sonucunda Rift Valley humma hastalığına yol açmaktadır. C. Trilaeniorhynchus Kuzey ve Güney Asya’da Japon ansefalitin taşınmasında en önemli vektördür. C. Tarsalis St loui ansefalitin Amerika Bileşik Devletleri’nde vektörüdür.C.annulirostris Murlay Vadisinde ansefalitini taşınmaktadır ve Avustralya’da Ross Nehrinde hastalığa yol açmaktadır. Dha birçok burda değinilmeyen Culex türleri ve vektörleri bulunmaktadır.
Kapalı alanlara bağımlı olan C.quinquefasciatus haricinde birçok Culex türü açık alanda dinlenme eğilimindedir, bu türse evlerde, çamaşırlar, mobilyalar, perdeler, sivrisinek ağları gibi % 50 ilaçlanamayan yerlerde dinlenme eğilimindedir.Bu nedenle residuel uygulamaların, özellikle uçuculuğu ve fumigant etkisi olmayan ilaçlar kullanıldığında, etkinliği sınırlıdır.Üstelik C.quinquefasciatus erginleri pek çok alanda (Organaklorinlere , Organafosfatlara, Carbamate ve Pyretoitler) karşı yüksek derecede dirence sahiptir. İnsektisit uygulanacak tuzaklar (bölüm15) C.quinquefasciatus ın ısırığının verdiği rahatsızlığın tedavisinde bu tuzakların kullanımı major teşvik edici olabilir .Eğer bu tuzakların uzun süreli kullanımı filiarasisin önlenmesinde etkilidir. Şu anda , birçok Culex türünün kimyasal kontrolü için kentsel ve yarı kentsel alanlarda kullanılan
temel kimyasal metottur.
Çevre sağlığı C.quinquefasciatus kontrolünün önemli bir parçası olmalıdır. Bu ,suyun akışını sağlamak için kanalizasyonların temizlenmesini, taşkın alanların kurutulmasını , su toplanmasını sağlayan küçük gölcüklerin doldurulmasını gerektirir. Bazen özel durumlarda çukurlar tarafından meydana gelir, serbest su yüzeyinde ( örneğin köpükle çevrilmemişse) , lağım çukuru ve mikrop tankların hepsi çok sayıda C.quinquefasciatus üretibilir, 1 cm genişliğinde polystryrene tabaka tel üremelerini önlemek üzere uygulanabilir. Zannibardaki ve Güney Hindistan ‘daki komunitelerde C.quinquefasciatus populasyonlarında polystryrene tabakaların biraraya getirerek kullanılmasıyla büyük azalmalar sağlanmıştır. Her iki durumda da bu pratikte anti-filaryal hastalığın önlemesinde ilaçların toplu olarak verilmesiyle baskı altına alınmıştır. polystryrene tabaka sonuçta doldurulmalı , tele sürdürülmeli ve toprakla karıştırılmalıdır.Bu çevreye zararlı olmaması göstermektedirki polystryrene teller rutin olarak sera toprağıyla havalandırılmayı sağlamak için karıştırılmalıdır. Buna rağmen boşaltıldığında veya tellerin yayıldığı yüzeydeki uygulanan alanlarda kabarma olduğunda çok dikkatli olunması gerekmektedir. Teller sınırsız larva habitatlarında ve eğilimli fışkıran veya akan habitatlarda kullanılmamalıdır.

3.3.2. Yüzey uygulaması

Açık alan uygulaması çoğunlukla virüs, arbovirüs hastalıklarının kontrolü için uygulanır.Uygulama prosedürü Aedes türlerindekinin aynısıdır (bölüm 3.2.3 e bakınız).Exofilik türler için açık alan dinlenme yerleri ilaçlanmalıdır.

3.3.3. Larvasit uygulaması
a.Hedef alan

C.quinquefasciatus’un üreme yerleri kirli suların toplandığı, lağım çukurları, kanalizasyon kanalları, helalar ve hendeklerdir. C.tritaeniorhynchus ise çeltik tarlaları, bataklıklar gibi daha temiz sularda ürerler .C.armulirostis neredeyse bütün sularda, C.tarsalis ise lağım sularında meralarda ve sulanmış tarım arazilerinde ürerler .

b.İnsektisitler
Larvasit olarak kullanılan kimyasallar tablo-4’ te listelenmiştir.Bazı alanlarda önemli seviyelerde direnç gelişimi olmasına rağmen Organik fosforlu ilaçlar halen önemli ölçüde kullanılmaktadır. Rezidüel ilaçlamada daha uzun süre aktiviteyi sağlamak için dozaj arttırılmalıdır. Çeşitli böcek büyüme düzenleyici ve Bacillus sphaericus’ ta kirli sularda C. quinquefasciatus ın kontrolünde karşı oldukça etkilidir.

c.Uygulama prosedürü

Elle ayarlanan basınçlı pulavarizatörler sıvı insektisiti üreme alanlarına yaymak için yeterlidir. Birleşik uygulama alanlarında kullanılan insektisit dozajlarını pratik olarak (eğer polystryrene teller karlı değilse) mg/l olarak kullanmak g/ha dan daha uygun bulunmuştur. Amaç uygulama aalana özel miktardaki insektisitin formule edilen bileşiğin hacme her uygulandığı durumda kesin olarak adapte olmalıdır ( örneğin her cezbedici kabı için 5 g/l da (%0.5) 240 ml chlorpyrifos veya her lağıma 100 g/kg granülün (%10luk ) 5 g atılır) . Lağım çukurları gibi aşırı kirli sular için damlama tekniği kullanılabilir. Birleşik çukurların herbirinin çevresine akan suya ağır-yağımsı larvasitler ilaçlanacak alanda kullanılabilir. Taşkın alanlardaki çim alanlarında buraları önemli üreme alanları olduğu için taşkın alanın buradaki çimde aşağıya doğru granül formulasyonları uygundur . Sisleme uygulamaları üreme alnalarının uygulanması için mükemmeldir. Sıvı formulasyonlar çeltik alanlarında C.tritaeniorhynchus ın kontrolünde 5-10 l/ha olarak uygulanmaktadır.

d.Uygulama sıklığı

Yalnız petrolle veya petrolle kuvvetlendirilmiş kimyasal larvasitler için 1-2 haftalık uygulama aralığı gereklidir. C. Quinquefasciatus ın üremesine elverişli pis su atıkları ve lağım çukurlarında kontrolü için organofosfatlar 2-8 hafta etkili kalabilmektedir. Mikrobiyal insektisitler üremeyi 1-2 hafta önlemktedir, çevre koşullarına bağlı olarak erginlere acil müdahelede böcek büyüme
düzenleyicileri 2-20 haftalık koruma sağlamakatadır.

e. Uyarılar

Kirli sularda kullanım için uygun larvasitler hedef olmayan organizmaların etkilenme ihtimali olduğu ekolojik olarak hassas alanlarda kullanımı için uygun değildir.

3.4. Mansonia spp.

Birçok Mansonia türleri , Wuchereria ve Brugia malayi kısmen lenfatik filariasisin önmeli vektörleridir. M. uniformis bu türlerin en yaygın olanıdır. Mansonia larvaları Pistia, Eichhornia, Salvinia ve Scirpus gibi aquatik bitkilerin kökleri ve sulanan çimlere saldırmaktadır. Böyle duurumlarda konukçusu olduğu bitkierin uzaklaştırma ihtimali pratik değildir Mansonia için gerekli mücadelede ancak kimyasal veya mikrobiyal larvasitler kullanılabilir.( Tablo-4) Erginler çoğunlukla ekzofilik olmasına rağmen tahmin edilen rakamlarda bazı türlerin evlerde insanların yemek artklarında bulunmaktadırlar. Bunların kontrolünde kaplaı alan yüzey ilaçlaması Anopheles kontrolü için kullanılabilir. (bölüm 3.1 e bakınız.)

Yorum Yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir